http://blog.milliyet.com.tr/pembe-gozluklerle-hayata-bakmak-/Blog/?BlogNo=527909
Son günlerde bir baş dönmesi peydahlandı. Ne siz sorun, ne ben anlatayım misali. Rüzgârgülü gibi pır pır dönüyor başım! Sağa baksam fırıldak, sola baksam…! Şimdi okurken bu satırları, içinizden kıs kıs güldüğünüzü hissediyor gibiyim. Fesatlanmanın gereği yok yani. Biz unu eleyip, eleği duvara asalı hayli zaman oldu.
Tansiyon ilaçlarımı desen, zamanında, aksatmadan alıyorum. Diyet desen halen devam. Akdeniz diyetini yaşam tarzım haline
getirdim. Eee şimdi bu baş dönmesi de nereden çıktı?
Psikolojik desem o da değil! Gerçi hepimizin psikolojisi son
zamanlarda terelelli! Sokaktaki insanların da psikolojik yönden benden, hiçbir farkı
yok ki!
Doğru soluğu aldım göz doktorunda. Uzun zamandır, miyop astigmat
gözlüklerimi kullanmıyormuşum. Eh göz bozukluğu, baş dönmesinin ilk emarelerinden
biriymiş! Doktorum öyle dedi.
Yeni bir gözlük edinmem şart oldu.
Gözlükçüde belki 40 tane çerçeve denedim. Sonunda Eflatun bir
çerçevede karar kıldım. Gözlükçüm Ebru ‘’ Bak abla, bu gözlük sana çok yakıştı’’
dedi. ‘’İyi de camları da pembe olsun, numaralı da olsa pembe pembe, pespembe afili
olsun’’ dedim.
Ayyy Dünya varmış!
Dünya’ya pembe gözlüklerle bakmak harikaymış!
Gökyüzü pembemsi, çiçekler desen keza… Sosyal medya bile renk
değiştirdi bakışlarımda! Facebook oldu mosmor! Twitter’ın mavi kuşu da morumsu!
Televizyon desen mis. Haberler pembe… Bakış açıları pespembe!
Türkiye’de 200 bin çocuk evliliği varmış! Pedofilinin bir
başka çeşidi!
Çocuklara yönelik şiddet ve cinsel istismar olayları son
zamanlarda hayli artmış!
İstismara uğradığını açıklayan, saklamayan ‘’cinsel istismar
mağduru çocukların en kuvvetli ceza ile cezalandırılması şartmışmış!’’
Ensest ilişki sayısı ne yazık ki çok fazla ve tabu olması
nedeniyle, toplumda hep saklanmış hatta göz ardı edilmişmiş!
Pedofili ve çocuk pornocuları din ardına saklanmışmış! Dini
değerleri kendilerine kalkan edinip, çocukları istismar etmekte beis görmemiş
bu pedofilller!
Ülkemizdeki 18 milyon çocuk niteliğindeki bireylerden, 1
milyonu halen ağır işlerde ve hatta büyük bir çoğunluğu sigortasız
çalıştırılıyorlarmış!
Uyuşturucu batağına saplanan ya da yönlendirilen çocukların
ise sayısı hayli fazla imiş!
Çocuk ıslahevlerinde halen 97 bin çocuk mahkûm varmış!
Çocuk ıslahevlerinin, rehabilitasyon merkezlerine
dönüştürülüp de suçlu kapsamında olan çocukların, topluma kazandırılması
konusunda belirgin bir çalışma yapılmamaktaymış!
(Yukarıda yazdığım veriler, TÜİK verilerinden alınmıştır.)
Aile ve Sosyal İşler Bakanlığının psikolog veya pedagoga
ihtiyacı yokmuşmuş!
197 ülke tarafından benimsenmiş insan hakları
belgesi olan Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 14 Ekim 1990
tarihinde imzalanarak, 27 Ocak 1995 tarihinde de resmi gazete de yayınlanarak
ülkemizde de yürürlüğe girmiş!
‘’Çocuk Hakları Sözleşmesi… (ÇHS'nin)
dört temel ilkesi;
·
Ayrım gözetmeme (Madde 2)
·
Çocuğun yüksek yararı (Madde 3)
·
Yaşama ve gelişme hakkı (Madde 6)
·
Katılım hakkı (Madde 12)’’
Bu maddelerden hangilerinin halen tam anlamı ile
uygulanıp uygulanmadığı belirsizmiş!
Herhangi bir çocuk şiddete ya da cinsel istismara
maruz kalır ya da öldürülürse!
‘’Bir kereden bir şey olmazmış!’’
Pembe gözlük takınca da bunların hiç biri görünmezmiş!
Bakmamak mı iyi, bakıp da görmemek mi?
Görüp de algılamamayı yeğlemek mi?
Yorum sizin!
Benden bu kadar!
Gözlükler eflatun, camları pembe amma yüreğim kan kırmızı!
Ay Şen