Bedel Hanya’ya, siz soluksuz gitmeyin Konya’ya!
Yağ sürmeyin
ekmeğine, dolandırıcıların!
Zira onlar hazır asker gibi siperde!
Bizim milletimiz kandırılmaya çok müsait! Şimdi telefonlarınıza
günde birkaç tane mesaj düşmeye başlar!
‘’Bedelli askerlik için kredi sağlanır!’’
Sakın ha…
Bankaya maaş almaya gidersin. Ekranda kocaman bir yazı. ‘’Hiçbir
emniyet görevlisi, polis veya savcı sizden para istemez, böyle bir durum için
para çekmeyin ve hemen 155’e haber verin.’’ Ve… Buna rağmen, yıllardır bu tür
dolandırıcılık işlerini yapan karanlık kişiler, yakalanmalarına, medyada ifşa
edilmelerine ve halk da bu konuda defalarca uyarılmasına karşın. Halen bunlara
inanan insanlar var. Bizim millette dikkat eksikliğimi var? Yoksa ayakta
uyutulmaya bu kadar hazırlar mı?
Vakti zamanında da bazı Avrupa ülkelerinden telefonlarla
aranan kişiler, duydukları kadın sesinin cazibesine kapılıp, anlatılan hikâyeye
kanıp, kadınları kurtarmak pahasına, binlerce lirayı ‘’O’’ kadınlara havale
etmiyorlar mıydı? Nasıl kurtaracaklarsa! Kadınlar gelen paraları da çatur çatır
çutur yiyip, başka kurbanlar arıyorlardı! Bir de televizyon programlarına
telefonla bağlanıp, bizimkileri nasıl tongaya düşürdüklerini anlatıyorlardı. Hali
hazırda devam ediyor mu bilemem de!
Uyanık olmakta fayda var!
Tabii bu arada cennetin anahtarını vaat eden sahte müteahhitlere
binlerce lirasını kaptıran insanları da unutmamak lazım. Cennet, nasıl vaat
edilirse parayla? Parayı götürenler
zevk-i sefada, kaptıranlar saç baş yolmakta!
Kredi kartı borçları yüklenen insanlara gelen mesajlar da
cabası! ‘’Kredi kartınızın borcunu biz ödeyelim! Siz bize ödeyin! Diyen ve kurumsal tefecilerin elinden, karanlık
tefecilerin eline düşen insanlar!
Bitmedi…!
Bankaların kredi işlemleri esnasında
tüketicilerden almış oldukları dosya masraflarının, tüketicilere iade edilmesi
gündeme geldi. Bu kez de her gün telefonlara ya sayısız mesaj düşüyor, ya da
telefon geliyor, bilinmedik telefon numaralarından! Telefon numaralarımızı
nasıl buldukları da ayrı bir konu! Sizi arayan numaraya dönerseniz veya telefonda
konuşan kişinin söylemlerine inanır, yanılıp da kredi kartı bilgilerinizi verirseniz
es keza! Yandı gülüm, keten helva! Ayıkla ondan sonra pirinçte ne kadar taş
varsa!
Şimdi bedelli askerlik çıktı ya! Bazılarında hazır para da
olmaz mesela! Ya da satıp satacakları gayrimenkulleri falan. Eee sıcak para lazım acilen! Fakir gider
askere, para bulan bedelliyi ödemeye! Şimdi dolandırıcılar, durumu fırsat
bilip, mesajla ya da telefonla veya internet sitelerinde ’’kolay kredi’’ falan
diye kişileri aldatma yoluna gidebilirler!
Aman dikkat!
Kulak ardına atmayın!
Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olmayın!
Benden söylemesi…
Ay Şen
Yandı gülüm keten helva; İş işten geçti anlamında kullanılan
bir deyimdir.
Vakti zamanında iş bilir bir helvacı! Zamandan tasarruf
etmek için kos helva ile keten helvayı aynı anda pişirmeye kalkar ve helvalar
yanar. Yanık helvaların kokusunu taa üst kattan alan eşi, helvacıya seslenir ‘’ne
bu koku, ne oluyor?’’ diye. Helvacı cevap verir ‘’yandı gülüm, keten helva!’’
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder